Bu bir geri dönüş yazısıdır. Çünkü anladım ki hayatımın bir yerlerinden tutmazsam elimde dağılacak.
Okulum bitti ve üzerime inanılmaz ağırlıkta bir rehavet çöktü. Öyle ki aylar sonra yeni yeni toparlanıyorum. Sanki her şey bitmiş ve bundan sonrası boşlukta geçecek bir ömür gibi gelmişti yaşadığım an. Amaçsızlık insanı tüketiyor gerçekten.
Yapılması gereken yığınla iş, sorumluluk, fikir olmasına rağmen tembelliğime sığınıp hepsini yarın diye iteliyordum. Ama atalarımız çok haklı bugünün işini yarına bırakma.
Artık kontrolü ele alıyorum ve kaldığım yerden her şeye devam ediyorum.
Bloga en kısa zamanda aklımda olan yazıları yazmayı planlıyorum şu an. Hatta kendisiyle daha düzenli ilgilenmeyi düşünüyorum. Bu buhran zamanında yazmayı da bıraktım. Sadece blog değil defterlerimi bile elime almadım ve eminim ne kadar zor olduğunu anlıyorsunuzdur. Blog açan herkesin ortak noktası yazmayı sevmeleri gözlemlediğim kadarıyla.
Neden kendimi bir anda bıraktım hala çözemesem de toparlanma zilini çok geç kalmadan duymuş olmam şu an beni teselli ediyor.
İçinizde eğer benim gibi fiziksel ve mental olarak yorgun hisseden, hayattaki o keyif verici şeyi kaybetmiş olduğunu düşünen varsa ayağa kalkıp silkelenmek için hiçbir zaman geç değil. Hayat devam ediyor ve birbirinden farklı imkanlar karşımıza çıkıyor. Sizi mutlu eden şeylere odaklanın ve kaldığınız yerden akışı yakalamaya çalışın.
Ve yeni mezun insanlara iyi davranın bir anda suya atılmak gibi bir his bu. Alışana kadar sersemlemememizin geçmesini bekleyin lütfen.
Hayatta istediğiniz şeylerin peşinden gitmeniz ve mutlu olmanız dileğiyle.
Mutlulukla kalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder