Merhabalar.
Bugün sizlere en en en sevdiğim Tayland dizisini anlatacağım. Ama öncesinde bir not geçeyim bu dizi BL türünde eğer bu tarz konulardan hoşlanmıyorsanız okumayabilirsiniz.
Evet uyarımı da baştan yaptığıma göre fangirl çığlıklarımla diziyi anlatabilirim. Tayland benim yıllardır bir şekilde yapımlarını izlediğim ama son iki yıla kadar farkında olmadığım bir ülke. Hatta bir dönem U-Prince serisini izlemeye çalışmış ve koşarak uzaklaşmıştım o derce bir ön yargım vardı. Ama sonra nasıl oldu ne oldu bilmiyorum kendimi Tayland hayranı olarak buldum. Bunda Together With Me ve 3 Will Be Free dizilerinin etkisi büyük. Neyse ben böyle her yeni diziye atlayıp bu neymiş, şu neymiş diye dolaşırken bir dizi başladı. Adı 2gether. Konusu da nasıl klişe nasıl klişe. Dedim tam benlik hadi bakalım. Sonra ilk bölümü açtım o da ne aşırı yakışıklı bir Win Bey var ekranda. :D İşte o zaman 2gether The Series'i eğlenerek ama çok da gözümde büyütmeyerek izlemeye başladım. Bölümler geçtikçe bir seviyor bir Tayland işte yine teknik problemler var o sahne öyle mi yapılır diye kızıyordum. Ama sadece teknik işlere yoksa ne oyunculuklar ne de senaryo gram kötü değildi bana göre. Başına geçtiğim her seferinde ağzım kulaklarımda, kalbim kuş gibi çarparak izliyordum. İlk sezon çok ama çok güzel bir şekilde bitti. Ben kendi içinde coşan ama dışarıdan ciddi duran biri olduğum için fangirllük mevzuları da öyle benim için. Yine oyuncuları takip etsem de o shipleme olaylarını abartmayı sevmiyorum. Benim için oyuncular etkinliklere katılıp moment verdikleri sürece özel hayatlarında ne olduğu beni ilgilendirmez. O yüzden akıl sağlığını koruyabilen bir fanım. :D
Neyse konudan sapmadan birkaç ay sonra sanırım 2gether ikinci sezon geleceği konuşuldu. Yakın zamanda da Still 2gether ismi ile geldi. İlk sezonu seven ve güzel düşüncelerle bitiren ben ikinci sezonu da severek izleyeceğimi düşünerek başladım ve o anda aşık oldum. O kadar güzeldi ki anlatamam. Şu an bile her aklıma geldiğinde içim sıcacık oluyor. İlişkileri, birbirlerine olan sevgileri, flötrleşmeleri hatta kamera arkası hepsi kalbime oklarını attı. Sonra da 2gether serisi benim en favori dizilerimden biri oldu. Ben de bu kadar sevmişken bloga yazayım mağlum canım sıkıldıkça geri dönüp okuyorum buraları mutsuz anımda bu posta gelir tüm derdimi, kederimi burada atıp yeniden mutlu bir toparlak olurum dedim.
Evet destan gibi bir giriş yazısından sonra konuya geçelim. Yalnız bu kadar yazıp hiç spoi vermemek. *Gözlüktakanemoji*
Konusu şöyle; Tine kendine çok güveni olan bir çocuktur ama ilişkilerinde bir türlü dikiş tutturamaz. Kız arkadaşları için her şeyi yapsa da aradığını bulamamış, ilişkileri hep hüsranla sonuçlanmıştır. Üniveristeye geçtiği zaman bir aşk mektubu alır. Çok heyecanlanan Tine bir an önce kendisinden bu kadar hoşlanan kızı bulmak ister ama bulduğu kişi hiç hoşuna gitmemiştir. Çünkü ondan hoşlanan kişi bir erkektir ve hayır cevabını kabul etmiyordur. (Resimde Tine'dan hoşlanan Green'i görüyoruz. Bu arada kullandığım resimler ikinci sezona ait ama spoiler olmayacak resimler seçtim.)
Tine ne yapsa Green'i hayır cevabını kabul ettirememiştir. Israrla kızlardan hoşlandığını söylese de hatta sahte kız arkadaş bulsa bile bir türlü yaptığı numaralar işe yaramamıştır.
Arkadaşaları ile düşünürken Green'i vazgeçirebilecek tek bir kişi olduğunu bulmuşlardır. Üniversitenin en popüler erkeği Sarawat. Herkesin hayran olduğu, uğruna fan siteleri açılan, süper havalı ve süper umursamaz çocuk. (Arkadaki şapşik benim aşkım Gunsmile. O hep böyle onu takmayın. :D )
Tine bir yolunu bulup Sarawat'a ulaşmayı başarır. Ona durumunu anlatır ve Green'in önünde kendisiyle flört ediyormuş gibi davranmasını ister. Üniversitenin en harika çocuğu ile yarışamayacağını anlayan Green de pes edecektir böylece. Ama Sarawat çetin ceviz çıkar bir türlü kabul etmez. Tine da çaresizce onu ikna etmek için peşinde çareler arar. Sarawat'ın olduğu müzik klübüne katılır, gittiği yerlerde takip eder. En sonunda onu ikna etmeyi de başarır. Ancak Tine'ın bilmediği bir şey vardır ve bunu öğrendiğinde ikisinin arasındaki ilişki de başka bir boyut kazanacaktır.
Bir de not dizide Tine, Scrubb isimli bir müzik grubunun hayranı. Dizide bu grup ve şarkıları bol bol geçiyor çünkü hikayede büyük etkisi var grubun. Dizide bol bol şarkı bulacaksınız. Hem karakterlerin müzik klübünde olması hem de hikayenin merkezinde bir müzik grubunun yer alması ile dizi harika konusunun yanında harika müzikler de veriyor size. :)
Şuraya Sarawat'ın arkadaşları Man ve Boss'u da koyayım çünkü o kadar tatlılar ki. Ben hem karakterlerine hem de oyuncuların kendisine bayılıyorum.
Burada Sarawat'a takılıyorlar.
***Spoi Allert***
İkinci sezondan da bahsedeceğim için spoisi bol olacak bilginize.
Sarawat flörtleşirken kalplerin havada uçuştuğunu görebilirsiniz, benden yani :D. Çok bayat flört numaraları kullansa da o kadar tatlı ki Sarawat. Onca yıl tek bir kez gördüğü birini sevmesi hatta onu bulmak için her Scrubb konserine gitmesi beni çok etkiledi. Çok güzel seviyor karakterler birbirlerini. Sadece Tine ve Sarawat değil dizideki diğer çiftlerde öyle incitmeden, saf bir sevgi ile seviyorlar ki birbirlerini ekran başında sıcacık hissediyorum. Ama bizim ikilimizin bir bakışı, bir gülüşü tamamen aşkı alıp ekrana koyuyor resmen.
Mesela bu fotoğraf çekilirken Sarawat'ın söyledikleri, sonrasında hep cüzdanında taşıması hatta ikinci sezon Tine'ı özleyince açıp bu fotoğrafa bakması o kadar anlamlı ki. Böyle küçük detaylarla gerçekten birini sevmenin, ona değer vermenin, onun için bir şeyler yapmanın ne kadar güzel ve anlamlı olduğunu gösteriyor dizi bize. Ve belki de zamanında hepimizin hissettiği o kelebeklerin pır pır uçtuğu aşık olma hissini yeniden hatırlatıyor.
Bu sahne benim belki de en sevdiğim sahneleri. Tüm işler bitmiş birbirinin omzunda dinlenen aşıklar. Arka fonda çalan Smile. O şarkıyı kaç kere dinledim bu bölümden sonra bilmiyorum. Öyle güzel ki.
Ve geldik sahil kısmına. Tatlılık komasına sokan bir final bölümü bu bölüm. Çiftimizin yıl dönümleridir ve birbirlerine sürpriz yapmak isterler ama henüz bir ilişki yaşamak konusunda acemi olduklarından bir türlü istedikleri gibi olmaz. Ama önemli olan organizasyonlu, büyük kutlamalar değil birlikte olmaktır. <3
Bunu koymasam olmazdı. <3
***Spoiler son***
Bu da ekibin son selfisi böylece bir dizi daha bitti. Geriye birbirinden güzel hatıralar bıraktı bana. Muhteşem müzikleri de unutmamak lazım. Çok tatlı ve gerçek bir ilişki izledim ben onlarla. Her anında mutlu oldum. Şimdi bile bir yerde görsem hemen yüzüm gülüyor. Öyle güzeldi. Dizinin içinde müzik çokça yer aldığı için birbirinden güzel şarkılar da vardı. Hala hepsini dinlerim. Tine karakteri dizide Scrubb grubunun büyük hayranı olunca dizide onların şarkıalr bol bol çaldı. Öyle de güzel yakışmış ki sahnelere. Siz de izlerseniz kesinlikle şarkıları dinlemek isteyeceksiniz.
Ben dizinin ilk sezonunu
GMMTV Youtube kanalından izledim. İkinci sezonu da biraz oradan biraz da
Mor Fansub sitesinden. Hepsinin linkini bırakıyorum kelimelerin üzerine tıklayıp gidip bakabilirsiniz. Yotubu kanalında da Türkçe altyazı seçeneği mevcut diye biliyorum ama bazen kanal onaylamamış olabiliyor haberiniz olsun. Mor Fansub da Türkçe altyazılı dizinin iki sezonu da.
Evet benden bu kadar. Sizlere çok sevdiğim bir diziyi bıraktım gidiyorum. İzlemeyi düşünenlere hiç ertelemesin. Benim hep hatırlayacağım çok kıymeti bir dizi olacak. Karakterleri de öyle. Ben Bright ve Win'in yeni işlerini kovalarken yavaştan kaçayım. İzlemeyi düşünenlere iyi seyirler, izleyenlerle de yorumlarda sohbet edebiliriz isterseniz.
Mutlulukla kalın.