Merhabalar.
Bugün sizlere Kore dizisi izleme serüvenim boyunca izlediğim mini dizilerden bahsedeceğim. Kore dizileri zaten kısa ama bu mini diziler daha da kısa. Eğer kafa dağıtmak ya da neymiş bu Kore dizileri fikir edineyim derseniz .Çok vakit harcamadan bu dizilere göz atabilirsiniz.
O zaman başlayalım çünkü çokça dizi var anlatacak.
1 - Go Ho's Starry Night
SNSD'den Yuri'nin baş rolde olduğu bir dizi. Ben grubu bilsem de Lee Seung Gi ile Yoona'nın çıkması ile kıskanç fangirl olarak hiçbir araştırmada bulunmamıştım grup hakkında. Hala kızı bu yüzden sevmem. Ne yapayım yani hayran olmak böyle bir şey.
Neyse diziye dönelim. Go Ho (Yuri) bir televizyon şirketinde reklam departmanında çalışmaktadır. Yıllardır çalıştığı departmanın takım liderinden çokça çekmektedir. Zira kendisi aşırı huysuz ve hiçbir şeyi beğenmeyen Kang Tae Ho'dur (Kim Young Kwang). Kızımızın aynı zamanda bir blogu vardır. Ve orada hayatındaki her şeyi sevme derecesine döre yıldızla puanlayarak yazar.
Bir gün şirkete yeni takım lideri olarak kızın evleneceklerken onu terk eden eski sevgilisi gelir. Üstüne üstlük kızımız bu sefer onun yanında çalışmak zorundadır. Buna kendi sinir olurken hiç beklenmedik biri de tepki gösterecektir.
Dizide bunlar dışında Go Ho için kapışan birkaç erkek daha vardır. Ve biz onların Go Ho'yu etkileme çabasını da izleriz.
Birkaç sevdiğim görseli bırakıp kendi yorumum için aşağıya geçiyorum.
Kişisel Görüşüm:Dizi gerçekten izlerken eğlendiriyor. Go Ho çok tatlı bir kere. Kang Tae Ho ile olan diyalogları da süper. Hele dizide Kang Tae Ho'nun asıl kişiliği ortaya çıkınca çok şaşırmıştım. Dizi dört bölümden oluşuyor. Kısa kısa 10 bölümü 4 bölüm olacak şekilde birleştirmişler. Hemencecik bitiyorlar zaten. İzlemeyi düşünenlere keyifli seyirler.
2 - Snow Lotus
Çok çok çok güzel bir dizi var şimdi sırada. Ben bayılmıştım izlerken. Çizime, illüstrasyona meraklı olanlar kaçırmasın. Dizide Lee Ji Ah baş rolde. Ben onu Beethoven Virus dizisinde izlemiştim ilk olarak ve diziyi de onu da çok sevmiştim. Erkek baş rolümüz ise Ji Jin Hee. Konusu şöyle, bu iki insan yıllardır aynı rüyayı görmektedirler. Rüyalarında eski zamandadırlar. Sevdikleri biri vardır ancak bir türlü ona kavuşamayıp öldüklerini görürler. Artık o kadar hayatlarına işlemiştir ki bu rüyalar gerçek hayatta da bu rüyadaki insanı beklemektedirler. Hatta ikisi de gördükleri rüyadaki sahneleri resmetmektedir. Günlerden bir gün adamın çalıştığı şirkete bir eleman alınması gerekir. Bir şekilde de kızımız erkek kılığında şirkette çalışmaya başlar. Daha sonra bu iki kişinin rüyalardaki sırrı çözmesini izleriz.
Buraya diziden hoşuma giden birkaç resmi ekliyorum. İzlemeyi düşünüyorsanız ve hiçbir şey öğrenmeyeyim diyorsanız hızlı geçebilirsiniz.
3 - You Drive Me Crazy
Benim en son izlediğim ve bayıldığım bir dizi. Eun Seong(Lee Yoo Young) ve Kim Rae Wan(Kim Sun Ho) sekiz yıldır en yakın arkadaşlardır. Ancak sarhoşken geçirdikleri bir geceden sonra aralarındaki ilişkiyi sorgulamak zorunda kalırlar. Hem hala arkadaş kalmak isteyen hem de kendilerini yüzleşmek zorunda hisseden iki insanın kısa süreli yaşantılarını izleriz.
Yine karışık resimleri koyuyorum. Niye bu kadar resim koyuyorum bilmiyorum ama silmeye elim gitmiyor. Dursun böyle ne yapayım. :)
Kayısı ağacı. \*v*/
Her dizi filmde bayıldığım yemek masası sahneleri.
Burası süper bir çözülme anıydı.
Bu arada oğlumuz ressam söylemiş olayım.
Betona saplanan ayakkabı çok hoştu. Arkadaşlıklarına aynı saplanıp kalmış gibi olmalarını temsil ediyordu bence.
4 - Another Parting
Ve ve ve geldik en güzeline. Seo In Guk ve Wang Ji Won Baş rollerde. Çok orijinal konusu olan bir dizi. Seo In Guk insanların neden ağladığını bulmak görevlendirilmiş tahminen bir uzaylı. Wang Ji Won ise popülaritesini kaybetmiş bir şarkıcı. Her şeyden vazgeçip intihar edecekken Seo In Guk ile karşılaşır ve ikilinin koşturmalı macerası başlar.
İzlemeyi düşünenler hiç tereddüt etmesin nasıl bittiğini anlamayacaksınız. Beş tane kısacık bölümden oluşuyor. Bu arada ben Seo In Guk'un en son Smile Has Left Your Eyes dizisini izledim ve bir daha hayran oldum, ona ve tabii ki Jung So Min'e.
5. Noble My Love
Eğlenceli bir romantik komedi ama kötü oyunculuk. Bu şekilde anlatabilirim bu diziyi. Konusu şöyle, adeta bir prens gibi yetişen, her işte başarılı, süper erkek iş adamımız bir gün yaralanır ve zar zor iş bulmuş ve kıt kanaat geçinen veteriner kızımız onu tedavi etmek zorunda kalır. Öncesinde de ikilimiz bir şekilde karşılaşmıştır tabii ama o an hatırlamazlar. Adamımız kızdan çok etkilendiği için onu yanında tutmak ve neler hissettiğini çözmek ister. Bu uğurda saçma sapan yaptırımlar uygular falan.
Yani ben diziyi izlerken belli yerlerde eğlendim ama o kötü oyunculuklar beni çok sinir ediyor.
Bu arada unutmadan bu dizi bir webtoon uyarlaması.
Ama asistanla olan kısımlar şahaneydi bence. Bu kadar gıcık olunamaz. Biraz uşak havası vardı burnu havalığında. :)
Bakın bu sefer az resim almışım. Çok sevmediysem demek ki. :)
6 - My Secret Romance
Bir öncekinden romantik ama bir öncekinden kötü oyunculuklar barındıran bir dizi sıradaki. Ama bunu izlemek daha zevkli diyebilirim. Çünkü çok daha fazla yan karakter var ve onlar işi eğlenceli yapıyor.
Konusuna gelirsek, Lee Yoo Mi (Song Ji Eun) annesi yüzünden hep içine kapanık büyümüş ve asla kendi bedeni ile barışık yaşayamamış bir kızdır. Annesi erotik film yıldızı bu arada. Çevresindekiler bu yüzden ona hep imalı şakalar yaptıkları içinde bu onda travma olmuş. Bir gün Cha Jin Wook (Sung Hoon) adlı iş adamına ait bir tatil köyünde bir şekilde karşılaşıp bir gece geçirirler. Kızımız bu durumdan çok utanıp sabah erkenden kaçar gider. Bunu kafaya takan ceomuz da kızı bir türlü unutamaz. Yıllar sonra adamın şirketinde tesadüf eseri çalışmaya başlayan beslenme uzmanı kızımız onu asla unutmamış o adamı bulur karşısında. Ama kendisi hiçbir şey hatırlamıyormuş hatta o kız kendisi değilmiş gibi davranır. Tabii buna iyice gıcık olan ceo işleri zorlaştırmak için her şeyi yapar.
Burada bir önceki dizideki sekreter yine sekreter rolünde. Kafeterya çalışanıyla olan ilişkileri süperdi.
Ben bu ikiliye de bayıldım ne yalan söyleyeyim.
Bu da kızımızın meşhur annesi ve bilmem kaçıncı kocası.Ama bence kadının kendi ile barışık olması, seçtiği hayattan utanç duymaması ve herkese rahatça mesleğini söyleyebilmesi güzel bir detaydı.
Bir part ekliyorum buraya çünkü tahminimden uzun sürecek. Daha sonra ikincisini yazarım. Bu sıralar gözümden problem yaşıyorum o yüzden pek bilgisayar başında duramıyorum. Zaten bilgisayardan ders çalıştığım için ekstra olan her durumdan kaçınmaya çalışıyorum. Pek aktif olamayabilirim yani. Şimdiden anlayışınız istiyorum. Kendine çok iyi bakın. Hasta olmayın. :)
Mutlulukla kalın.